Tilki ile Oduncu
Bu masalımız hem küçükler hem de büyükler için. Tilki ile Oduncu Masalı, Ezop Masalları arasında yer alan kısa ve özlü masallardan biri.
Bir zamanlar, küçük bir köyde bir oduncu yaşarmış. Geçimini tüm yaz kestiği odunları satarak sağlayan oduncu, yine bir yaz günü evinin önünde odun hazırlarken, sürek avında tazılar tarafından kovalanan bir tilki oduncuya yaklaşarak ondan yardım istemiş. “Ne olur oduncu beni sakla, tazılar peşimde beni yakalayacaklar.” diye yalvarmış.
Oduncu onun bu sözlerinden etkilenmiş ve odunları topladığı deponun yanındaki kulübeyi göstererek oraya saklanabileceğini söylemiş. Başka çaresi kalmayan tilki hemen kulübeye girerek bir köşeye saklanmış ve duvardaki delikten dışarıyı seyrediyormuş. Tam bu sırada tazılar ve peşlerindeki avcılar oduncunun yanına gelerek, buralarda bir tilki görüp görmediklerini sormuşlar.
Oduncu avcılara burada bir tilki görmediğini söylemiş. Ancak eliyle tilkinin saklandığı yeri de işaret etmiş. Avcılar, oduncunun yaptığı bu hareketi anlamamış ve yollarına devam etmişler. Ama oduncuyu duvardaki delikten izleyen tilki hemen durumu fark etmiş.
Avcıların gittiğini gören tilki, kulübeden hemen çıkıp usulca yoluna devam ediyormuş ki, oduncu tilkinin bir teşekkür bile etmeden gitmesine çok öfkelenmiş.
“Ne kadar da nankör bir tilki. Oysa ben senin hayatını kurtardım. Bir teşekkürü bile çok görüyor” diye söylenmiş.
Oduncunun sözlerini duyan tilki, ona doğru dönerek şöyle demiş:
“Bu yaptığından sonra bir de teşekkür mü bekliyorsun? Davranışların da sözlerin gibi aynı şeyleri söyleyebilseydi keşke. O zaman sana hayatım boyunca minnettar kalırdım.” demiş.
İyilik, yalnızca sözlerle değil, davranışlarla da aynı tutarlılığı gösterdiği sürece gerçek bir iyilik olabilir.